Fatih AYBAR / Çiftçilik, Gıda ve Kırsal Kalkınma Politika Kurulu Yöneticisi
Ülkemizde hayvansal ürünlere rağbet gün geçtikçe artmaktadır. Bu hayvansal ürünlerin başında ise halihazırda en ucuz protein kaynağı olan yumurta ve piliç eti gelmektedir. İnsanlar tükettikleri gıdalar hakkında şüphe duyabilirler. Bu şüphelere çoğunlukla medyada yer alan bilgi kirlilikleri sebep olmaktadır. Medyada sıklıkla tartışma konusu olan piliç eti üretimi hakkında birçok yanlış değerlendirmeler vardır. Bu yazımda çokça tartışma konusu olan piliç etinin üretiminden bahsedeceğim.
Medyada 6 haftada kesim yaşına gelen piliçlerle ilgili sıklıkla servis edilen şu ifadeye rastlamaktayız: “Efendim civcivin ergin hale gelmesi için 20 haftalık süreye ihtiyacı vardır. Dolayısıyla 6 haftada kesim yaşına gelemez”. Hatalı değerlendirme içeren bu ifadeleri düzeltmek için öncelikle bir tavuğun yaşam evresinden ve piliç eti kavramından bahsetmek istiyorum.
Tavuk öncelikle yumurtadan civciv olarak çıkar. Civciv 6 haftalık gelişiminin ardından piliç evresine geçer. Piliç evresi 6. haftadan 18. haftaya kadar devam eder. Ardından yarka dönemine geçer. Yarka dönemi 18. haftadan 20. haftaya kadar devam eder. Son olarak 20. haftadan itibaren dişiyse tavuk erkekse horoz olur.
Dolayısıyla tükettiğimiz beyaz etler tavuk değildir. Tüketilen beyaz etler piliçtir. Ve piliçler civcivin genç halini ifade eder. Nitekim market reyonlarında ve ürünlerin etiketlerinde “piliç eti” ifadesi yer almaktadır.
Akıllara takılan başka bir soru ise bu hayvanlar 6 hafta gibi bir sürede nasıl olur da kesim ağırlığına ulaşır? Acaba hayvanlara hormon mu veriliyor?
Kanatlı sektöründe yıllardır genetik çalışmalar yapılmakta ve bu çalışmalar devam etmektedir. Bu genetik çalışmalar iki saf ırktan hibrid ırk oluşturulmasına yöneliktir. Bu çalışmalar neticesinde etçil ırklar sürekli yem tüketerek bu sarfiyattan et verimi olarak yararlanabilmesi sağlanmıştır. 1978 tarihinde 42. günde 905 gram ağırlığa ulaşan piliç günümüzde 3000 gram ağırlığa ulaşmaktadır. Tükettiği yemi ete dönüştüren bu etçil ırklarla ilgili çalışmalar devam etmektedir.
Diğer bir hususta hormon mevzusu. Hayvanlara hormon mu veriliyor? Bu ve buna benzer sorular gündemi epey meşgul etmektedir. Öncelikle hayvanların hormonlardan yararlanabilmesi için iki yol ile hormonu alması gerekmektedir. Biri ağız yoluyla ikincisi enjektable yolla. Kanatlı hayvanlara ağız yoluyla hormon verilemez. Çünkü ağız yoluyla verilen maddeler yemek borusundan sonra kursağa gelmektedir. Kursak asitin çok olduğu bir sindirim organıdır. Dolayısıyla ağız yoluyla verilen hormonlar kursakta parçalanıp işlevsiz hale gelirler. Hormonlar kanatlı hayvanlara sadece enjektable yolla verilebilir. Bir kümesin işletmesinde en az 5 bin piliç olduğunu düşünürsek bu yolda hem zahmetli hem de masraflıdır.
Özet olarak beyaz et kategorisinde tükettiğimiz piliç etleri hormonlu değillerdir. Hayvanların 42 günde kesim ağırlığına ulaşmalarının sebebi yukarıda da detayından bahsettiğim etçil ırkın genetik özelliğidir. Hayvansal gıdalar hakkında birçok bilgi kirliliği bulunmaktadır. Doğru bilgilere ulaşmak için başta veteriner hekimler olmak üzere işin içerisinde olan insanlara başvurulması faydalı olacaktır.