Muhammed Emir AKYOL / Youth Think Tank Genel Sekreteri
Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini şaşırmayasın! Hz.Mevlana
Youth Think Tank yönetim ekibi olarak Ramazan Bayramında farklı türde bir sıla-i rahim aktivitesi planladık. Bu bayram ecdadımızın asırlarca hüküm sürdüğü Balkan coğrafyasını ziyaret edecektik. Yönetim kurulu başkanımız Mehmet Ali KESKİL ve kaynak geliştirme koordinatörümüz Beytullah İLERİ ile Makedonya (Üsküp, Ohri, Tetova / Kalkandelen), Kosova (Priştine), Karadağ (Podgorica, Bar, Budva, Tivat, Kotor) ve Arnavutluk’a (Tiran, İşkodra, Elbasan) bir dizi ziyaret gerçekleştirdik. 6 günde 4 ülke ve 13 şehri derinlemesine gezme fırsatımız oldu. İfade ettiğim ülkelerde neler yapılır, nereler gezilir, ne yenir, hangi hediyeler alınır, nerede kalınır, nasıl gidilir gibi sorulara yanıt bulacağınız çok sayıda gezi yazısı ve YouTube videosu mevcut. Aynı konularda özgün nitelik barındırmayacak bir içerik oluşturmak bu anlamda manasız. Bu satırlarda dikkat çekmek istediğim nokta ülkemizin Balkan coğrafyasındaki intibası ve gezi yazılarına konu olmayan bazı önemli hususlar.
Kurdaki dalgalanmalar, Schengen vizesiyle ilgili krizler sonrasında pasaportumuzun bazı bölgelerde işlevselliğinin düştüğü çok açık. Bununla birlikte Balkan coğrafyasında bu durumun tam tersiyle karşılaşacağınızı güvence edebiliriz. Üsküp Havalimanında pasaport kontrolü esnasında Türkçe sorulara muhatap kalmanız oldukça güçlü bir ihtimal. Bununla birlikte kendinizi, Türkiye’den geldiğinizi duyan esnaf, yerel halk gibi gruplarla kendinizi samimi bir şekilde sohbet ederken bulabilirsiniz. 6 günlük seyahatimiz süresinde sınır geçişleri haricinde hiç kimse pasaportunuzu gösterin gibi bir talepte bulunmadı. Burada ortak geçmişe sahip olmamız büyük bir etken. Yukarıda belirttiğim şehirlerin tamamında Türkiye’nin herhangi bir noktasındaymış gibi hissedebilirsiniz. Gözlerinizi kapatıp Podgorica, Üsküp şehirlerine sizi bıraksak ve yurt dışında olduğunuzu söylemesek Bursa’da, Antalya’da olduğunuzu söylemeniz oldukça güçlü bir ihtimal. Gerek coğrafi yapı gerekse yerel halk bize Türkiye’yi anımsattı. Bu intibada Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından bölgede inşa edilen, onarılan eserlerin etkisi oldukça büyük. Özellikle Üsküp, Podgorica, Tetova, Priştine, Ohri gibi yerlerde TİKA’nın öncülüğünde ayağa kaldırılan çok sayıda cami ile karşılaşabilirsiniz. Bu camilerde Diyanet İşleri Başkanlığı personeli değerli imam hatiplerimiz ve o bölgeden imam hatipler iş birliği içerisinde din hizmetlerini yürütüyor. Öyle ki Ohri Ali Paşa Camii ve İşkodra Xhamia e Medresesë’deki imam hatipler lisans öğrenimlerini Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde tamamlamışlardı. Hatta İşkodra’daki camide Ramazan mukabelesinin son cüzüne denk geldik, hatim duasına katıldık. Dua sonunda mukabeleyi okuyan imam hatip yönetim kurulu başkanımız Mehmet Ali KESKİL’in lisans öğreniminden dönem arkadaşı çıktı. Gerçekten büyük bir tesadüftü. Tabi bu durum Balkan coğrafyasındaki gençlerin üniversite öğrenimi için ülkemizi tercih etmesiyle de yakinen ilişkili. İlaveten Ohri’de bayram hutbesi Türkçe olarak da okundu. Ülkemizden kilometrelerce uzakta ana dilimizde bayram hutbesi dinlemek açıkçası eşsiz bir duygu. Tüm bunlara ek olarak akıcı şekilde Türkçe konuşan esnaflar, 2024 yerel seçimlerini yakinen takip eden kişiler, Fenerbahçe Galatasaray arasındaki rekabeti soranlara da rastladığımızı ifade etmeden geçmeyelim. Öyle ki ülkemizdeki kurun durumu, enflasyon gibi verilere hâkim olan yabancılarla karşılaşmak bizler için şaşırtıcıydı. Balkan coğrafyasında ülkemizin mercek altında olduğunu söyleyebiliriz.
Tüm bu gözlemlerin arka planında şüphesiz Osmanlı Devleti’nin uyguladığı hikmet, adalet ve hoşgörü içeren yönetim politikası yatıyor. Bölgede bizi anımsatan ne varsa derin bir sevgi ve teveccühle karşılanıyor. Üzerinden seneler geçse de bağlar zayıflamıyor. Osmanlı dönemindeki yönetim anlayışının yanında ülkemizin bilhassa 2005 sonrasında bölgeye yaptığı yatırımlar da bu bağı güçlendirmiş. Taha Kılınç’ın Alem-i İslam Yazıları serisini 6. eseri olan Balkanlar’da da ifade ettiği üzere Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dış politikasının en başarılı olduğu ve ivmelenerek devam ettiği bir coğrafya Balkanlar. Türkiye Balkanlarda etkili dış oyuncular arasında üst sırada kabul ediliyor. Bu mirasa sahip çıkmak adına bölgeyi boş bırakmamalı, geçmişimizi unutmamalıyız. Özellikle Karadağ’da konuştuğumuz kişiler bölgede Müslümanların ibadet edecekleri alanların oluşturulması noktasında Karadağ Hükümeti’nin güçlükler çıkarttığını belirtti. Priştine nüfusunun büyük bir kısmının Müslüman olmasına rağmen şehrin en işlek meydanına hacimli bir Kilise inşa edilmesi, Üsküp’ün her yerinden görünecek kadar büyük bir haçın imarı gibi durumlar bölgede dini yapının değiştirilmesine dair işaretler içeriyor. Bu anlamda ecdād bakiyemiz, sermayemiz olan Balkanları bir başına, kendi haline bırakmamalıyız.
Yazıyı ufak bir tavsiye vererek nihayete erdireceğim. Balkanları tam manasıyla gezmek için kesinlikle bir araca ihtiyaç var. Bölgede otobüs sistemi pek gelişmiş değil, yollar virajlı ve dağlık. Özellikle Müslüman köylerini ziyaret etmek, eşsiz manzaralar yakalamak için arabaya ihtiyacınız olacak. Makedonya’nın Tetova şehrindeki Alaca Cami araç kiralamamız sayesinde ulaştığımız noktalardan birisiydi ve bizleri derinden etkiledi. Bunun yanında Karadağ’ın Bar şehri çoğu gezginin rotasında yer almıyor ancak gezilecek onlarca camisi, medresesi var. Bu gibi noktalara ulaşmak için araç kiralamanızı öneririm.
YTT yönetim ekibi olarak gezi yazılarımızı seri şeklinde yayınlamayı sürdüreceğiz. Bu itibarla sonraki yazımız Mısır ve Ürdün seyahatimizle ilgili olacak. YTT’yi takipte kalmanızı rica ederiz. Gezimize dair detaylar ve sorularınız için sosyal medya hesaplarımıza erişebilirsiniz.
Sevgiler.
Görsel 1: Kuzey Makedonya Tetova / Alaca Cami

Görsel 2: Podgorica İzleme Noktasından Şehre Bakış. Bursa Ovası’nı andırıyor.

Görsel 3: Ohri Ali Paşa Cami

Görsel 4: Tiran Hacı Ethem Bey Cami

Görsel 5: Priştine Fatih Sultan Mehmet Cami Avlusu / YTT Yönetim Ekibinden Bir Hatıra

Görsel 6: Podgorica’da TİKA Etkisi: Osman Ağa Cami
